ANASAYFA

27 Eylül 2021 Pazartesi

Kendine İyi Bak

Eylül 27, 2021


 Şu fotoğrafı çektiğim ana dönebilir miyim? Canım şöyle bir güneşin batışını izlemek istiyor... Bazı şeyler gelip geçtikten sonra daha da bir kıymetleniyor.
Kendine inanmak, kendine güvenmek çok kıymetli bunu hiç kaybetmemek gerek hep beslemeli insan hep bir şeyler katmalı eksilenlerin yerini iyi doldurmalı. Başkasına güvenmek ne kadar gülünç geliyor şimdi  bir başkasına güvenmek hayatını ona teslim etmek aslında ne büyük bir kötülük değil mi? Bir de merkez konusu var. Hayatınızın merkezine bir başkasını koyduğunuz zaman anlıyorsunuz ki bu da bir yanlış ona da kendinizi koymalısınız. Zaten bundan memnun kalmazlar daha fazlasını da bekler olurlar asla yetinmek nedir bilmezler. Siz ne istiyorsunuz diye bir şey kalmaz O ne istiyora dönüşüyor. hayatınız bir şekilde siz istemeden kayıp gitmeye başlıyor. Düşünüyorum da bir başkasının hayatına ayak uydurdunuz hep eksildiniz istemediğiniz şeylere sustunuz sonuç mutluluk da olmadı ki sonuç hüzünlü oldu huzursuzluk yakanıza yapıştı işte. Dur demek cesaret istiyor tekrar ipleri elinize almak bak bu benim tercihim karışamazsın sınırlarını aşma demeli o cesaret var sende o kişi nereden buluyorsa bu kadar hakimiyeti sende sen daha çok bulmalısın kendindeki hakimiyeti. 
Bir keresinde bir söz duymuştum. 'Kadınlar su gibidir girdiği kabın şeklini alır' Allah'ım sen nelere kadirsin! Ne kadar uyduruk bir söz. Kadınların bir şahsiyeti duruşu olamaz illa uyacak bir şeylere. Hep ortayı bulacak. Bulmuyorum. 
Evet en çok kendine değer vermek kendine yatırım yapmak gerek. Bu hayat bir kere yaşanıyor. Binbir hata da yapsak hep bir dönüş yolu vardır. Kendine çok iyi bak.

20 Eylül 2021 Pazartesi

Tess Gerritsen ~ Çırak

Eylül 20, 2021


Merhabalar arkadaşlar,

Bir zamanlar polisiye ve gerilim kitaplarını o kadar çok severdim ki bulduğum her kitabı alırdım. Bu sayede bir dünya kitabım okunmayı bekliyor. Sıkılgan biri olduğum için uzun zamandır polisiye okumadım. Hepsi aynı gelmeye başlıyor bir yerden sonra ama doğru bir seçimle tekrar okuma hevesim geldi. Daha önceden de serinin ilk kitabı Cerrah ı okumuştum. Rizzoli unutulacak biri değil.


 
 Çırak kesinlikle Cerrah ı geçti daha heyecanlı ve merak uyandırıcıydı. Özellikle beni fazlasıyla korkuttu. Evlendiğimden beri bir hırsızlık fobisi geliştirdim. Yaptığım saçma sapan evhamlarla birde eşim çoğunlukla evde olmadığı için hoş evde bile olsa en ufak tıkırtı beni korkutuyor. Sürekli eve hırsız mı girdi Sorunu yaşıyorum. Kafamda binlerce planım var.Deprem sonrası da sürekli bardaktaki suyu takip eder oldum. Önceden böyle insanlardan hiç hoşlanmazdım. Nasıl dönüştüm anlamıyorum. Tek kalmak birçok düşünce biriktirmenize sebep oluyor yalnızlık iyi bir şey değil. Her neyse keyifle okudum ama hırsızlık korkumu geri getirdi işte. Kitap hırsızlıkla alakalı değil yanlış anlaşılma olmasın. Cerrah tarzında cinayetler işleyen bir kopyacı seri katile karşı karşıya olduklarını sanıyordum ama gelişen olaylar ile beni bambaşka yerlere götürdü. Bir tek sona doğru sanki güldürdü okuyanlar bilir limuzin olayı bana pek inandırıcı gelmedi. 

Her neyse tavsiye ederim. 


Dişlerin durumu,kalp durduktan ,et çürüdükten sonra bile zenginle fakiri birbirinden ayırmaya yetiyordu. Kirasını dahi ödemekte zorluk çeken biri için ağrıyan dişi, sızlayan diş etleri asla birinci öncelik olamazdı. (S146)


4 Eylül 2021 Cumartesi

Asıl Adı Atiye ~ Naşide Gökbudak

Eylül 04, 2021

 

Merhabalar Arkadaşlar,

Okuma açlığı çekiyorum. Dönem dönem kitap okumak içimden gelmiyor ama şu ara deli gibi sürekli okumak istiyorum. Okurken dinleniyorum. Kafam bir süreliğine rahat ediyor. Küçük tospiğim uyurken bende kitapların arasına karışıyorum. 

Gerçek bir hayat hikayesiyle karşı karşıyayız. Okurken şunu dedim ' İnsan olanın başına ne gelmiyor ki...' hayatta bir iniyoruz bir çıkıyoruz bir bakıyoruz çok mutluyuz bir bakıyoruz mutsuz. Önemli olan üstesinden nasıl geldiğimiz sorunlarımız karşısında. Aslında yılmak da bir nevi bizim seçimimiz çabalamak da. Bazı kararlarımız vardır ki bütün ömrümüz boyunca bir ah çekeriz. Küçük hanım'ın kararı beni çok üzdü ve şaşırttı. Öylesine rahatça alınamayacak bir kararı bir başkasının söylediklerine bu kadar safça inanarak vermesi çok üzücüydü. Hayat bu kadar basite alınamaz. Basite alındığında ki sonuçlarını okudum. 


İbretlik derler ya öyle bir hayat okudum. Tavsiye ederim. 

"Cahil insanın düşmanlığı yangına, dostluğu ise kış güneşine benzer. Birincisi insafsızca yakar yıkar, ikincisi ise ne ısıtabilir ne de bir yarar sağlar."(s51)