ANASAYFA

30 Nisan 2022 Cumartesi

Düşes ~ Daisy Goodwin


Merhabalar ,

 "Sormanız gerekiyorsa, oraya ait değildiniz."

Ait olmadığımız yerden de koşarak kaçalım.  Birilerinin sizi kabul etmesini sağlamak kesinlikle çok yorucu. Hepimiz bir yerler de dışlanmışlık hissi yaşamışızdır. Kitap bunu o kadar iyi vurgulamış ki! Bütün dışlanmışlığı iliklerime kadar yaşadım.


İyi ki günümüz de yaşıyoruz! 

Toplum baskısından nefret ediyorum. Baskılar hiç bana göre değil. Cora'ya göre de değildi. Dik başlı biriydi ama deyim yerindeyse"Yağmurdan kaçarken doluya tuttuldu." Yanında bir de KDV olarak kültür çatışması da eklenince dehşet bir hayata dönüştü. Kültür çatışması hafife alınabilecek birşey değil. Aile sosyolojisi dersinde kültürlerin iki çiftin anlaşmasında çok önemli kilit rol oynadığını görmüştüm. Açıkçası çok önemsememiştim. Zıt kutuplar misali. Fakat uyarıyorum ne kadar birbirinizle anlaşma noktanız çok ise o kadar keyifli bir hayat. Kitap ta iki ülkenin kültür çatışması vardı. Yani durm daha vahimdi. Her neyse benim en nefret ettiğim karakter Tolstoy Anna Karenina daki Vronsky di. Ama taht değişimi sırası gelmiş artık İvo aldı. Gördüğüm en iğrenç en bencil en duyarsız en yalancı karakter. Sonu beni mutsuz etti fakat o güne göre olağan ve mantıklı bir seçim olabilir. İyi ki günümüzde yaşıyoruz ve bazı seylere asla göz yumuyoruz. Tabii ki hala Cora gibi insanlar mevcuttur. 

"Seni tanıyorum ve seviyorum. Buraya arkadaşın olmak için gelmiştim, daha fazlası değil; fakat şimdi gerçek durumunu görüyorum,seni nasıl aldattıklarını-paranı istedikleri için etrafında dolaşan bütün bu akbabaları - anlatmak zorundayım. Sahip olman gereken hayat bu değil,Cora; prenslerin nazını çekmek ve hangi eciş bücüş ihtiyar düşesin diğerinin önünden yürümesi gerektiğini düşünmek değil. Hiçbiri avlanmak ya da dedikodu yapmak dışında bir şey yapmıyor. Elbette evler çok güzel ve herkes son derece görgülü fakat yalanlar üzerine kurulu bir dünyada nasıl yaşayabilirsin?"

Bu da İngiltere nin o göz kamaştırıcı soylularının unvanlarının iç yüzü. Aslında bomboşlar hepsi kendilerini beğenmiş ve sadece unvanlardan ibaret bir yaşam. Yeniliğe hiç açık değiller yabancı insanları sevmiyorlar. Kitap o zamanın gazetelerine ve kütüphanedeki arşivlere göre yazılmış her bir olay gerçekliğe dayanıyormuş. Üzücü. Aslında hiçbir şey dışarıdan gözüktüğü gibi şahşahlı değil. Aldatmalarla dolu sadece...

Kitabı ,Britgerton dizisini izledikten sonra okumaya karar verdim. Uzun zamandır okumayı bekleyenlerdendi. Diziden sonra okumak iyi geldi.

Herkese iyi okumalar.







6 yorum:

  1. Ben de geçmiş yıllarda kısıtlayıcı bir yaşamım olsun istemezdim...

    YanıtlaSil
  2. Güzel ve faydalı bir tanıtım yazısı olmuş. Hiçbir şey göründüğü gibi olmuyor. Uzaktan bakıp, özenilen o yaşamların altından neler çıkar kim bilir.

    YanıtlaSil
  3. hımm karakter kötü olsa da demekki roman iyi :) saol :)

    YanıtlaSil